10 Şubat 2017 Cuma

Cahti Sıtkı Tarancı - AVUÇLARIMA SIĞMIYOR YILDIZLAR




Kitap, Cahit Sıtkı Tarancı’nın makalelerinin, konuşmalarının ve röportajlarının derlemesidir. Kocaeli Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi olan Prof. Doç. Dr. Hakan Sazyek tarafından hazırlanmıştır.

Bu kitapla şairimizi yakınen tanıma şansı elde ediyoruz. Şiire başlayışı, etkilendikleri, sevdikleri, sevmedikleri, beğendikleri, beğenmedikleri, serzenişlikleri, dünün ve bugünün şairleri arasındaki menfi ve müspet yöndeki görüşleri…vb. üzerine tecrübelerini, düşüncelerini öğrenebilme fırsatı kazanıyoruz. Edebiyatımız hakkında bakış açımıza derinlik katabilmesinin yanısıra, Fransız Edebiyatı üzerine de ufkumuzu açmamızı yardımcı oluyor.  

Cahit Sıtkı Tarancı, 1953 yılında yaptığı bir mülakatta kendisine yöneltilen, “Hayatınızdan kısaca bahseder misininiz?” sorusuna şu yanıtı veriyor: 1910’da Diyarbakır’da doğdum. İlkokuldan sonra İstanbul’a gittim. Fransız mektebinde, Galatasaray’da, Mülkiye’de okudum. 2 seneye yakın bir müddet Paris’te bulundum. Uzun zamandır mütercim olarak çalışmaktayım. Evleneli 1 yıldan fazla oluyor.  Güzel şiir yazmaktan başka ihtirasım yoktur.

Sanatında Fransız Edebiyatı yazarlarından, bilhassa  da Baudelaire’den etkilendiğini neredeyse her röportajında dile getiriyor. Türk yazarlardan ise Peyami Safa hayranı.

“En çok beğendiğiniz şiiriniz nedir?” sorusuna; “Hiçbirini beğenmem. Beğendiğim gün intihar etmişim demektir. Fakat yazdıklarım içinde çok sevdiklerim vardır şüphesiz.” yanıtını veriyor.

O halde şairin hepimizin o çok sevdiği Otuz Beş Yaş adlı şiirine bırakalım, bundan sonraki satırları ve derin düşüncelere dalalım yine her mısrasında…


Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allah’ım bu çizgili  yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman görünürsünüz;
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

Zamanla nasıl değişiyor insan!
Hangi resmime baksam ben değilim:
Nerde o günler, o şevk, o heyecan?
Bu güler yüzlü adam ben değilim.
Yalandır kaygısız olduğum yalan.

Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız;
Hatırası bile yabancı gelir.
Hayata beraber başladığımız
Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir;
Gittikçe artıyor yalnızlığımız.

Gökyüzünün başka rengi de varmış!
Geç fark ettim taşın sert olduğunu.
Su insanı boğar, ateş yakarmış!
Her doğan günün bir dert olduğunu,
İnsan bu yaşa gelince anlarmış.

Ayva sarı nar kırmızı sonbahar!
Her yıl biraz daha benimsediğim.
Ne dönüp duruyor havada kuşlar?
Nerden çıktı bu cenaze? Ölen kim?
Bu kaçıncı bahçe gördüm gördüm tarumar.

N’eylersin ölüm herkesin başında.
Uyudun uyanamadın olacak.
Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
Bir namazlık saltanatın olacak.
Taht misali o musalla taşında.




Okumak Harika Bir Eylemdir!
Esra K.K.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder